Andrew Wyeth, 1917 yılında Pennsylvania’da doğmuştur. Sanatçı bir ailede yetişen Wyeth’ın babası N.C Wyeth illüstratör, kardeşi Nathaniel Wyeth mühendis ve mucit, Hanriette Wyeth Hurd, Carolyn Wyeth ve Andrew sanatçı, Ann Wyeth McCoy ise bestecidir. Wyeth çocukluğundan beri resimle ilgilenmiştir. Realist üslubunu bütün hayatı boyunca bırakmamış olan Wyeth, zaman zaman sanatın değişen akımlarına hiç ilgi göstermemesi ve hep aynı tarz resim yapmasıyla eleştirilmiştir. ABD Realist resminin en büyük isimlerinden biri olmuş, fotogerçekçilik akımının kurucusu olarak görülmüştür.
Fotogerçekçilik, gerçeğe sadık kalan, birebir kopyasını elde etmeye çalışan bir tarz. Fotoğrafın yaygınlaşmasıyla onun nesnelliğine dair duyulan güven artmıştı. Fotoğraftaki bu nesnelliği resme taşımak, hatta fotoğraftan öte bir gerçekliği yansıtmayı istemişlerdi. Böylelikle fotogerçekçilik ressamları, resmi tamamen nesnel bir yaklaşımla ele alıp, parlak kontrast renkler, ve büyük boyutlu tuvalleri tercih etmiştir. Genelde bir başkasının çektikleri fotoğrafı ele alarak, kişisellikten uzak durup yalnızca nesnel bir dil kurmayı amaçlamışlardır.
Ancak Andrew Wyeth fotoğrafla çalışmayan bir ressamdı. Resimlerini tamamen düş gücüyle yapardı. Resimlerinin detaylıca işlenmiş gerçekliğine baktığımızda Wyeth’in sanatının gücünü görüyoruz. Wyeth, erken dönem çalışmalarında Winslow Homer’dan etkilenmiştir. İlk kişisel sergisini ise 1937 yılıında New York’ta William Macbeth Gallery’de açmıştır. 1940 yılında Betsy James ile evlenir. Betsy bir çok resminde yer alan modelidir.
Christina’s World (Christina’nın Dünyası) Wyeth’ın en ünlü çalışmalarından biri. Gizemli bir havaya sahip tabloyu yaparken Wyeth, 31 yaşındaydı ve babasının yasını tutuyordu. Oldukça ilerlemiş bir kas hastalığı yüzünden yürüyemeyen Christina Olson bu tablonun ilham veren figürdür. Wyeth, bir gün evinin penceresinden bakarken komşusu Christina Olson’un sürünerek yaban mersini toplamaya çalıştığını gördüğünde çok etkilendi ve bu resmi tasarladı.
Tabloya baktığımızda bir kadının geniş bir düzlükte görürüz. Kadının ne yaptığı belirsizdir. Bedeninin yönü ve bakışı eve doğrudur. Fakat düşmüş ve kalkmaya çalışmaktaymış gibi bir havası da vardır. Özellikle ileriye çevrilmiş başı, çiftlik evine doğru uzanmış kolunda çaresiz bir hava vardır. Christina’nın yüzünü göremeyiz. Doğrudan izleyiciyle iletişim kuran bir figür olarak çizilmemiştir. Bu durum tablonun gizemliliğini arttırmakta, izleyicinin aklında oluşan soruları cevapsız bırakmaktadır. Tablonun hikayesini kurmak ve gizemi çözmek izleyiciye kalmıştır.
Wyeth bu resimde eşi Betsy’nin bedenini, Christina’nın görünümü için model olarak almıştır. Cılız bacak ve kolların üzerinde incelikle çalışmıştır. Christina’nın yürüyemeyişi ve çaresizliği için önemli bir vurgudur bu. Karısını model olarak kullanmasıyla Christina genç bir görünüme kavuşmuştur. Resmin yapıldığı sırada gerçek Christina yani Christina Olson, elli beş yaşındadır. Oldukça gerçekçi çizimlerine rağmen düşsel bir havası olan resim renkleriyle adeta gerçeküstücü, masalvari bir dil kurar. Wyeth bu eseriyle ilgili bir çok insanın umutsuz olarak görebileceği Christina’nın yaşam mücadelesini hakkıyla yansıtmak istediğini dile getirmiştir. Umutsuz, muhtaç bir sahne değil, mücadele içinde umutlu bir kadını resmetmiştir.
1 yorum